Aylık Arşiv: Ekim 2011

Yetkin Avukat Kimdir?

İster serbest, ister maaşlı çalışan bir avukat olun, aşağıda belirtilen yirmi iki adet yetkinliğe sahipseniz iş ortamında uçuşa geçmeye hazırsınız demektir.

 

Yetkin Avukat işine değerli katkılar sağlamakla kalmaz, çevresinde oluşturduğu olumlu enerji ve iklimle model alınan lider kişilik haline gelir. Başarılı iş sonuçlarına imza atabilmenizin yolu, gereken yetkinlikleri öğrenmenizden ve işteki davranışlarınızı buna göre uyarlamanızdan geçer. İş yaparken daha hızlı öğrenmeniz, daha çabuk öğrenmeniz ve edinilen tecrübelerden ders çıkarmanız yetkinliklerinizi arttırmanızın yegâne yoludur.

 

Başarılı olmak için size gereken yetkinlikleri aşağıda bulacaksınız. Yetkinlik seviyeleri kişiden kişiye değişiklik gösterebilir. Önemli olan her birinde olması gereken seviyeye sahip olmanızdır. Yetkinlik analizleri hangi seviyede bulunduğunuzu size gösterecektir. Güçlü olan yönlerinizi görüp, gelişime açık yönlerinizi ele almanız başarınızın anahtarı olacaktır.

 

 

Analitik Düşünme: Olayları mantık süzgecinden geçirmek, doğru sonuçlara varmak için işin matematiğini kullanmak.

Başarı İçin Geliştirme: Daha iyi iş çıktıları alabilmek için kullanılan süreçleri sorgulamak ve daha iyisine elde edebilmek için sürekli değişimi desteklemek.

Başarma Arzusu: Ulaşmak istenilen hedefi elde etmek için içten gelen bir tutku ve hırsa sahip olmak.

Bilgi Edinme: Bilgi güçtür sözüne inanan bir düşünce tarzına sahip olmak ve onu elde etmek için araştırmadan ve soru sormadan çekinmemek.

Değişime Hazır Olma: “İnsan insanın yamyamıdır.” Başarı mutlak bir durum olmadığı ve rekabet olduğu için, başarıyı tekrar tekrar elde etmek sürekli değişik yöntemler uygulamayı ve risk almayı gerektirir. Değişim belirsizlik ve konfor alanının dışına çıkma gerektirdiğinden çok sevilmez.

Duygusal Farkındalık: Duygularının hâkimi olmak ve onları yönetebilmek başarı hedefinde bizi kurşungeçirmez hale getirir. Duygularının farkında olmayanlar duygularının estiği yöne sürüklenirler ve başarı yolundan uzaklaşırlar.

Düzeni Yaratma: Sistemler bizi disiplin içerisinde tutan ve hedefe odaklayan yöntemlerdir. Sistem ve düzenin olmadığı yerde kargaşa ve anarşi olur. Düzeni kurmak iş hayatında bir numaralı önceliktir.

Ekip Çalışması ve İşbirliği: İnsanlarla birlikte çalışabilme ve onlarla uyum içerisinde olmak iş hayatının olmazsa olmazı durumundadır.

Ekip Liderliği: Çalışanları değerli kılan, onları güçlendiren ve iş çıktılarını arttıran enerjik, çalışkan, iyi dinleyici olan kişiler ekip liderliğine ulaşabilirler.

Empati: Kendini karşısındakinin yerine koyabilen ve onların bakış açılarına ulaşabilen kişiler duygudaşlık sahibidirler. Bu onlara karşısındakini anlama ve onun ihtiyaçlarına uygun çözümler üretme imkânını verir.

Etki ve Tesir: Yapılması gerekenler konusunda insanları ikna edebilmek ve onlar üzerinde müspet bir tesir bırakabilmek önemli bir yetkinliktir. Bu yetkinliğin geliştirilmesi için duygudaşlık, başarma arzusu, başarı için geliştirme ve kendine güven yetkinlikleri ortaklaşa kullanılmalıdır.

İlişki ve Çevre Oluşturma: İlişki tesis etmek ve çevre yapmak önemli bir yetkinlik olup, dışa dönük ve öz güveni yüksek kişiler tarafından daha kolaylıkla oluşturulabilmektedir.

İnsiyatif: Karşılaşılan sorunların çözümünde salt üstlerin talimatları beklenilmeden prosedürler çerçevesinde karar verebilme ve uygulama yetkinliğidir.

Kavramsal Düşünme: Konuları tüm boyutlarıyla ele almak,konuyu oluşturan faktörler hakkında analizler yapabilmek.

Kendine güvenin kullanılması: Kişilerin kendilerine olan öz güvenleri onları başarıya taşıyacak en önemli yetkinliklerden biridir.

Kendini Doğru Tanıma: Kişi güçlü ve zayıf yönlerini bilir ve buna uygun olarak kendini geliştirme konusunda çaba sarf ederse, rekabet gücünü yüksek tutabilir.

Kişisel Bütünlük: Özü sözü bir olmak ve tutarlı davranışlar sergilemektir. Kişisel bütünlüğü tam olan kişiler astları ve üstleri tarafından güven duyulan biri haline gelir.

Kendini Kontrol Etme: Duygularına hakim olabilmek, öfke ve hiddeti dışarı vurmamak, doğru zamanda doğru yerde, doğru konuda, doğru miktarda tepki göstermek en önemli yetkinliktir.

Müşteri Odaklı Olmak: Müşterinin ihtiyacını anlamak ve ona uygun çözümler sunmayı istemek ve bunu gerçekleştirmek.

Organizasyonel Bağlılık: Çalışılan şirkete olan bağlılık, üstlere gösterilen saygı ve ilgi.

Organizasyonel Duyarlılık: Çalışma ortamında bulunan hiyerarşi ve düzenin farkında olmak. Mevcut sistemi benimsemek ve bu disiplin ile çalışma konusunda uyum göstermek.

Uzmanlığını Geliştirme: Uzmanlık alanında sürekli okumak, öğrenmeye devam etmek, mevcut bilgi birikiminden tatminsizlik duymak.

Küçük Hukuk Bürolarının Karşılaştığı Temel Sorunlar

Genç Avukatların Dikkatine!

Mesleğe yeni başlayan avukatlar genellikle strateji belirleme ve uygulama ile ilgili sıkıntılar yaşarlar. “İşe nereden başlamalı?”, “Hangi hukuk dalında çalışmalı?” “Mevcut branşta nasıl daha fazla dava dosyasına bakabilirim?” gibi soruları durmadan kendilerine sorarlar.  İş stratejisini kurmada ve planlamasında yaşanan zorluklar genç avukatların sonuca ulaşmasını geciktirir. Genç avukatların hedeflerine doğru yol alabilmeleri için aşağıdaki noktalara dikkat etmeleri çok önemlidir:

®   Hemen bir iş ve pazarlama planına sahip olun. Planlamayla geçen her dakikanız değerlidir. Sizi başarıya götüren rehber olacaktır. Sun Tzu Savaş Sanatı kitabında der ki: “Savaşlar karargâhta kazanılır.”

®   Her gün en az iki saatinizi müvekkil adaylarıyla temas kurmak için kaynak arayışında geçirin. Yeni insanlarla temas kurmak, hizmetlerinizden onları haberdar etmek için zamanınızın büyük bir kısmını kullanmak en doğrusudur.

®   Her gün iki adet müvekkil adayıyla yüz yüze görüşme yapın. Hedeflediğiniz insanlarla görüşebilmek için fırsatlar yaratın ve onları işyerlerinde ziyaret edin. 

®   Sizinle iş paslaşabilecek meslektaş hukukçular ile görüşün ve işbirliğine gidin. Size iş yönlendirmelerini istiyorsanız, elinize geçen her imkânda uzmanlığınıza girmeyen işleri onlara yönlendirerek destek verin.

®   Tanıdığınız üstat avukatları ofislerinde ziyaret edin. İş beklentiniz olduğunu ve değerli desteklerini beklediğinizi ifade edin. Sizden yaşça büyük ve tecrübeli avukatlar karşısında saygılı, nazik ve ağırbaşlı olun. İyi bir imajla akılda kaldığınız sürece sizi yeni işler için arayacaklarını unutmayın.

®   Müvekkillere en iyi hizmeti vermek için plan yapın. Buna tüm çalışanlarınızdan başlayın. Mutlu çalışanlar mutlu müvekkiller yaratacaktır.

®   Branşınıza yeniden odaklanın. Yeni fırsatların ve ihtiyaçların oluşmasını gözleyin.

®   Branşınızdaki yenilikleri takip edin. Sertifika programlarına, seminerlere katılarak mesleki bilgilerinizi arttırın.  

®   Kar gütmeyen organizasyonlara destek olun. Bu yolla yeni çevreler ve iş fırsatları edinin.

®   Müvekkillerinizi iş yerlerinde ziyaret edin.

®   Çevrenizden referans isteyin

®   Referansla gelen isimleri arayarak görüşme sağlayın

®   Sektörel fuarlara katılın. Hedeflediğiniz firma yetkilileriyle kart alışverişinde bulunun. Sektörlerine özel, hukuki sorunları önleyen koruyucu hukuk hizmetleriniz olduğundan bahsedin

®   Boşanma, Emlak ve İcra Hukuku gibi alanlarda iş potansiyelinizi arttırmak istiyorsanız, hayır kurumları ve vakıflara üye olun. Düzenlenen organizasyonlarda görev alın. Bu şekilde kendinizi varlıklı ve statü sahibi kesime tanıtın

®   İş Hukuku gibi alanlarda iş hacminizi arttırmak istiyorsanız, personel yönetimi dernekleri ve işçi sendikalarının toplantılarına katılın

®   Sağlık Hukuku gibi alanlarda iş hacminizi arttırmak istiyorsanız, sağlık hizmetleri çalışanları ve doktor derneklerini ziyaret edin. Bu derneklerde görev almak istediğinizi ifade edin. Sağlık Çalışanlarını ve Doktorları karşılaştıkları hukuki risklere karşı bilgilendirin

®   Spor Hukuku alanında uzmanlaşmak ve tanınmak istiyorsanız, spor kulüplerinin toplantılarını katılın. Tüm faaliyetlerinde gönüllü olarak görev alın

Avukatlıkta Kişisel Marka İnşa Etmenin 13 Prensibi

Kişisel markanızı inşa ederken aşağıda belirtilen prensiplere dikkat etmeniz, size güç ve deneyim kazandırır:

1.Sadece hoşlandığınız müvekkillerin davalarını alın

Önemli bir kuraldır.  Sevmediğiniz insanlarla iş yapmak ve başarılı olmak çok zordur. Mutlu olmadığınız işleri yaptığınızda performansınızı tam anlamıyla göstermeniz mümkün olmaz. Bu durum iş sonuçlarınıza yansır. Ne siz memnun kalırsınız, ne de size işveren müvekkil. Sıkıntı duyacağınız işleri yapmamaya dikkat edin.

2.Müvekkil işinizin merkezidir

Müvekkillin sizin için en önemli varlık olduğunu her zaman bilmelisiniz.  Göreviniz müvekkillin yaşadığı sorunları ve sıkıntıları ortadan kaldırmaktır. Müvekkilin çıkarını gözetmek ve başarılı olması için çalışmak temel amacınızdır. 

3.Maaşımızı ödeyen gerçek patron müvekkildir

Serbest Avukat olarak kendi kendinizin patronu olduğunu düşünebilirsiniz. Aslında, gerçek patronunuz müvekkildir. Sizi ve tüm çalışanlarınızı kovabilecek tek güçtür. Müvekkile kral muamelesi yapmanız ve her zaman nabzını tutmanız büyük önem arz eder.

4.Müvekkillerin gerçek patron olduğunu ofiste herkesin bilmesini sağlayın

Gerçek patronun siz değil de müvekkil olduğunu her toplantıda çalışanlarınıza ifade edin. Müvekkil memnuniyetini ön planda tutun. Memnuniyet anketleri yaptırın ve çalışanlarınızla paylaşın. Müvekkil kaybedildiğinde bunun nedenlerini tüm ekiple tartışın ve hatalardan ders çıkarın.

5.Müvekkillerin avukatlara bakışını daha olumlu yapacak şekilde farklı hizmet verin

Her işe ticari bakmayın. Bazı işlerde ekstra hizmetler ve destekler vermekten geri durmayın. İnsanların güvenini kazanmak, ilave kazanacağınız paradan daha değerlidir. Yardımsever ve cömert bir kişi olduğunuzu müvekkillerinize ispat edin.

6.Müvekkillerinizle sürekli dirsek temasında olun, her gün onlarla konuşun

Müvekkille görüşmediğiniz her an onun saygısını yitirdiğinizi unutmayın. Ne kadar göz önünde kalır ve yardımsever olursanız, sizinle iş yapmaya o kadar çok istekli olacaklardır. Her gün müvekkilleri arayın, onlarla temasınızı yitirmeyin. “Gözden ırak, gönülden de ırak” sözünü hatırlayın.

7.Çalışırken kendi markanızı yarattığınızı unutmayın

Davranışlarınızın, sözlerinizin, vücut lisanınızın, giyim ve kuşamınızın markanızı yarattığını aklınızda tutun. Çalışırken spot ışıklarının size dönük olduğunu bilin.  

8.Müvekkili tanıyın

Müvekkilinizi bir insan olarak tanımaya çalışın. Onun ilgi alanları, değer yargıları ve öncelikleri hakkında bilgi sahibi olursanız, bakış açısını daha kolay yakalar ve onun için çok değerli bir destekçi haline gelirsiniz.

9.Müvekkil gibi düşünün, maliyetleri düşürmesine yardımcı olun

Müvekkillerin başarısını ve ticari kaygılarını anlamaya başladığınızda, rekabette öne çıkacağınızı bilin. Onların başarısının sizin başarınız olacağına inanın, müvekkillere asla tek seferlik gözüyle bakmayın.

10.7/24 şeklinde hizmet verin

İş ve özel hayatınızın dengesini bozmanız gerekmiyor. İnsanların başı sıkıştığında size günün her saati ulaşabileceklerini bilmeleri kendilerini iyi hissetmelerini sağlayacaktır. Böylesi adanmış bir hizmet verdiğinizde çok beğeni kazanırsınız.

7/24 çalıştığınızda gece yarısının bir saati sayısız telefon geleceğini düşünmeyin. Önemli olan, acil bir anda müvekkile destek olabilmektedir. 7/24 Hizmet tarzına korkuyla bakmayın ve her zaman bu tarz çalıştığınızı görüşmelerinizde vurgulayın. Bu amaçla, özel bir numara tedarik edin. Numarayı çevirdiklerinde sizin çıkacağınızı taahhüt edin. Bu numarayı onlara verin.

11.Mükemmel olmaya çalışmayın, samimi, doğru ve dakik olun

Mükemmel, iyinin düşmanıdır. Hatasız kul olmadığı gibi hatasız iş olmayacağını bilin. Mükemmel takıntısı size ve çalışanlarınıza aşırı stres yüklenmesine sebep olur. Aşırı stres de performansı ve iş çıktılarını aşağıya çeker. Bunun yerine kontrol mekanizmaları kurarak hatayı ortadan kaldıran bir çalışma düzenine sahip olun. Hata varsa samimi olun, gerçekleri gizlemeyin. Duruşma zamanlarını takip etme ve mahkeme tarafından istenilen işleri zamanında teslim etme konusunda titiz olun.

12.Meslektaşlarınıza en iyi müvekkilinize davrandığınız gibi davranın

Çalışma arkadaşlarınız sizin yoldaşlarınızdır. Onların moralini yüksek tutar ve onları severseniz size yeni işler ve kazançlar getireceklerdir.

13.Çalışırken eğlenin

Yaptığınız işten keyif alın ve keyif aldığınızı çevrenize gösterin. Çalışırken küçük kaçamaklar yapın. Rahatlamak ve stresi azaltmak için çıkın dolaşın. Bir kafede iş arkadaşlarınızla veya sevdiklerinizle sohbet edin.

Dış Dünya Sizi Nasıl Algılar?

Konusunda uzman, adanmış ve destek vermeye hazır bir durumda olduğunuzu insanların görmesi önemlidir. Karar alıcılar güçlü kişisel markalarla çalışmak ister. Çünkü bu kişiler tüm taleplere hızlı dönüş yapar, dürüst ve güvenilirdirler, tedbirli, politik ve aileye bağlıdırlar.

 

Müvekkillerinizi telefonla aradığınızda bu iş için onlara zaman ayırırsınız.  Zamanınızın değerli olduğunu bilirler ve kendilerine vakit ayırıyor olmanızdan dolayı memnun olurlar. Onlara ne kadar fazla vakit ayırabilirseniz size yeni işler için daha fazla dönüş yapacaklar ve sizi başkalarıyla tanıştıracaklardır.

İşsizlikten sinek avlıyor da olsanız, boş vaktiniz çok olsa da hiç vaktiniz yokmuş ve büyük koşuşturma içerisinde çalışıyormuş havasını koruyun. Bu, kişisel markanızın algılanmasında olumlu etki yapar. Çünkü insanlar başkaları tarafından talep gören avukatlarla çalışmak isterler. Kimse, önemli bir davanın takibinde ilk müvekkiliniz olmak istemez. Herkes sizinle çalışıyorsa, hepsi de yanılıyor olamaz. Kendinizi nasıl konumlandırırsanız, çevrenizdeki insanların sizi algılaması da o yönde olacaktır.

Yeni müvekkille çalışabilmenin bir numaralı kuralı mevcut olanların sizinle çalışmaktan memnun kalmalarını sağlamaktır. Bunun için onlarla omuz omuza bir ilişki geliştirmeniz önemlidir.

Müvekkiller Sizi Neden Terk Eder?

 Avukatlar genellikle müvekkillerden bir şikâyet duymadıklarında bunu bir memnuniyet işareti olarak görürler. Bu fazla iyimser bir yaklaşımdır. Yapılan araştırmalar göstermektedir ki, müvekkillerinizden bir tanesi size şikâyette bulunuyorsa, 26 tanesi şikâyeti varsa bile bunu dile getirmiyor. Size söylemek yerine eşe dosta, çevresindeki on kişiye sizden hiç memnun kalmadığını anlatıyor. Bu da sizin hakkınızda kartopu gibi büyüyen kötü bir imaja sebep oluyor.

Belki teknik olarak hiçbir şeyi yanlış yapmadınız. Ama neler yaptığınızı tam olarak anlatamazsanız, işin takibinde ve çözümünde yaşanan karmaşık durumu ifade edemediğinizde, sizden memnun kalmalarını sağlayamazsınız. Onları sık sık arayın ve gidişat hakkında kendilerine bilgi verin. Hizmetinizden memnun olup olmadıkları hakkında geribildirimde bulunmalarını isteyin.

Müvekkiller sizi terk eder. Çünkü

Fiyatınızı çok yüksek bulurlar. Bunun sebebi, müvekkilin ödediği bedel karşılığında elde ettiği hizmet ve faydaların kendisine tam olarak anlatılamamasıdır.

İşlerinin savsaklandığını düşünürler. Müvekkil adayı işini vermek için sizinle yaptığı görüşmede karşısında en kıdemli ve tecrübeli avukatları bulur. Lakin anlaşma yapıldıktan sonra dosyanın genç ve tecrübesiz avukatlar tarafından takip edildiğini görerek, büyük hayal kırıklığına uğrar.

Kendilerine vaktinde geri dönüş yapılmamaktadır. Telefonlara çıkılmamakta veya gün boyu süren toplantılarda olunduğu söylenmektedir.

Son dakikada harekete geçiyorsunuzdur. Plansız ve programsız çalışıyor, duruşma gününde panik yaşatıyorsunuzdur.

İş takibinde ve detaylara hâkimiyette yetersiz kalıyorsunuzdur. Ofisinizde büyük hatalar ve atlamalar yaşanıyordur.

Müvekkil ihtiyaçlarını anlamıyorsunuzdur. Bulundukları iş ve sektör hakkında fikir sahibi değilsinizdir. Öğrenmek için de çaba sarf etmiyorsunuzdur.

Ofis Avukatlarıyla sürtüşmeler yaşanıyordur. İşi takip eden avukat, müvekkile karşı sabırsız ve her şeyi ben bilirimci tavırlar sergiliyordur. Müvekkilin endişelerini dikkate almıyordur.