Kategori Arşivi Hukuk Bürosu Yönetimi & Kurumsallaşma - Page 4

Hukuk Bürolarının Genel Sıkıntısı

Avukatlara verdiğim seminerler sırasında, en büyük sıkıntılarının iş geliştirmedeki uygulama zorlukları olduğunu ifade etmekteler. Görünen o ki, planlı bir uygulama ve proje takibi yapılamadığı için hukuk büroları başlayıp da bitirilemeyen parlak projeler mezarlığına dönüyor.

Bu icraat zayıflığını ortadan kaldırmak için uygulama ekibinin koçluk desteği almasını sürekli tavsiye ediyorum. Avukatlar proje ekiplerinin sevk ve idaresinde yeterli yönetsel becerilere ve zamana sahip olamadıklarından dolayı, heyecanla başlayan işlerde istenilen sonuçlar bir türlü elde edilemiyor. Çok değerli iş geliştirme projeleri rafa kalkıyor, büro istediği atılımı ve büyümeyi gerçekleştiremiyor. Boşa harcanan kaynaklar da cabası. Sonuçlanmadan bırakılan projeler de çalışanların büroya ve yönetime olan güvenini azaltıyor.

Uzman bir koçla haftada bir gün bir araya gelmek proje uygulamalarının takibi ve sonuca ulaştırılması açısından çok faydalı olmaktadır. “Biz iş geliştirme konularını çok tartışıyoruz” diyebilirsiniz. Ama bu harekete geçmek değildir. Önemli olan faaliyet planlarını tasarlamak ve planının adım adım uygulanmasını takip etmektir. Kararlı bir uygulama ve takip size mutlaka sonuç getirecektir.

Küçük Hukuk Bürolarının Karşılaştığı Temel Sorunlar

Genç Avukatların Dikkatine!

Mesleğe yeni başlayan avukatlar genellikle strateji belirleme ve uygulama ile ilgili sıkıntılar yaşarlar. “İşe nereden başlamalı?”, “Hangi hukuk dalında çalışmalı?” “Mevcut branşta nasıl daha fazla dava dosyasına bakabilirim?” gibi soruları durmadan kendilerine sorarlar.  İş stratejisini kurmada ve planlamasında yaşanan zorluklar genç avukatların sonuca ulaşmasını geciktirir. Genç avukatların hedeflerine doğru yol alabilmeleri için aşağıdaki noktalara dikkat etmeleri çok önemlidir:

®   Hemen bir iş ve pazarlama planına sahip olun. Planlamayla geçen her dakikanız değerlidir. Sizi başarıya götüren rehber olacaktır. Sun Tzu Savaş Sanatı kitabında der ki: “Savaşlar karargâhta kazanılır.”

®   Her gün en az iki saatinizi müvekkil adaylarıyla temas kurmak için kaynak arayışında geçirin. Yeni insanlarla temas kurmak, hizmetlerinizden onları haberdar etmek için zamanınızın büyük bir kısmını kullanmak en doğrusudur.

®   Her gün iki adet müvekkil adayıyla yüz yüze görüşme yapın. Hedeflediğiniz insanlarla görüşebilmek için fırsatlar yaratın ve onları işyerlerinde ziyaret edin. 

®   Sizinle iş paslaşabilecek meslektaş hukukçular ile görüşün ve işbirliğine gidin. Size iş yönlendirmelerini istiyorsanız, elinize geçen her imkânda uzmanlığınıza girmeyen işleri onlara yönlendirerek destek verin.

®   Tanıdığınız üstat avukatları ofislerinde ziyaret edin. İş beklentiniz olduğunu ve değerli desteklerini beklediğinizi ifade edin. Sizden yaşça büyük ve tecrübeli avukatlar karşısında saygılı, nazik ve ağırbaşlı olun. İyi bir imajla akılda kaldığınız sürece sizi yeni işler için arayacaklarını unutmayın.

®   Müvekkillere en iyi hizmeti vermek için plan yapın. Buna tüm çalışanlarınızdan başlayın. Mutlu çalışanlar mutlu müvekkiller yaratacaktır.

®   Branşınıza yeniden odaklanın. Yeni fırsatların ve ihtiyaçların oluşmasını gözleyin.

®   Branşınızdaki yenilikleri takip edin. Sertifika programlarına, seminerlere katılarak mesleki bilgilerinizi arttırın.  

®   Kar gütmeyen organizasyonlara destek olun. Bu yolla yeni çevreler ve iş fırsatları edinin.

®   Müvekkillerinizi iş yerlerinde ziyaret edin.

®   Çevrenizden referans isteyin

®   Referansla gelen isimleri arayarak görüşme sağlayın

®   Sektörel fuarlara katılın. Hedeflediğiniz firma yetkilileriyle kart alışverişinde bulunun. Sektörlerine özel, hukuki sorunları önleyen koruyucu hukuk hizmetleriniz olduğundan bahsedin

®   Boşanma, Emlak ve İcra Hukuku gibi alanlarda iş potansiyelinizi arttırmak istiyorsanız, hayır kurumları ve vakıflara üye olun. Düzenlenen organizasyonlarda görev alın. Bu şekilde kendinizi varlıklı ve statü sahibi kesime tanıtın

®   İş Hukuku gibi alanlarda iş hacminizi arttırmak istiyorsanız, personel yönetimi dernekleri ve işçi sendikalarının toplantılarına katılın

®   Sağlık Hukuku gibi alanlarda iş hacminizi arttırmak istiyorsanız, sağlık hizmetleri çalışanları ve doktor derneklerini ziyaret edin. Bu derneklerde görev almak istediğinizi ifade edin. Sağlık Çalışanlarını ve Doktorları karşılaştıkları hukuki risklere karşı bilgilendirin

®   Spor Hukuku alanında uzmanlaşmak ve tanınmak istiyorsanız, spor kulüplerinin toplantılarını katılın. Tüm faaliyetlerinde gönüllü olarak görev alın

Müvekkiller Sizi Neden Terk Eder?

 Avukatlar genellikle müvekkillerden bir şikâyet duymadıklarında bunu bir memnuniyet işareti olarak görürler. Bu fazla iyimser bir yaklaşımdır. Yapılan araştırmalar göstermektedir ki, müvekkillerinizden bir tanesi size şikâyette bulunuyorsa, 26 tanesi şikâyeti varsa bile bunu dile getirmiyor. Size söylemek yerine eşe dosta, çevresindeki on kişiye sizden hiç memnun kalmadığını anlatıyor. Bu da sizin hakkınızda kartopu gibi büyüyen kötü bir imaja sebep oluyor.

Belki teknik olarak hiçbir şeyi yanlış yapmadınız. Ama neler yaptığınızı tam olarak anlatamazsanız, işin takibinde ve çözümünde yaşanan karmaşık durumu ifade edemediğinizde, sizden memnun kalmalarını sağlayamazsınız. Onları sık sık arayın ve gidişat hakkında kendilerine bilgi verin. Hizmetinizden memnun olup olmadıkları hakkında geribildirimde bulunmalarını isteyin.

Müvekkiller sizi terk eder. Çünkü

Fiyatınızı çok yüksek bulurlar. Bunun sebebi, müvekkilin ödediği bedel karşılığında elde ettiği hizmet ve faydaların kendisine tam olarak anlatılamamasıdır.

İşlerinin savsaklandığını düşünürler. Müvekkil adayı işini vermek için sizinle yaptığı görüşmede karşısında en kıdemli ve tecrübeli avukatları bulur. Lakin anlaşma yapıldıktan sonra dosyanın genç ve tecrübesiz avukatlar tarafından takip edildiğini görerek, büyük hayal kırıklığına uğrar.

Kendilerine vaktinde geri dönüş yapılmamaktadır. Telefonlara çıkılmamakta veya gün boyu süren toplantılarda olunduğu söylenmektedir.

Son dakikada harekete geçiyorsunuzdur. Plansız ve programsız çalışıyor, duruşma gününde panik yaşatıyorsunuzdur.

İş takibinde ve detaylara hâkimiyette yetersiz kalıyorsunuzdur. Ofisinizde büyük hatalar ve atlamalar yaşanıyordur.

Müvekkil ihtiyaçlarını anlamıyorsunuzdur. Bulundukları iş ve sektör hakkında fikir sahibi değilsinizdir. Öğrenmek için de çaba sarf etmiyorsunuzdur.

Ofis Avukatlarıyla sürtüşmeler yaşanıyordur. İşi takip eden avukat, müvekkile karşı sabırsız ve her şeyi ben bilirimci tavırlar sergiliyordur. Müvekkilin endişelerini dikkate almıyordur.

Beklentinin Üzerinde Hizmet Sunmak

 

Müvekkillerinize hizmet ederken, onlara istediklerinden daha fazlasını verin. Bu, size hayran kalmalarını sağlayacaktır. Geçenlerde araba bakmak için ziyaret ettiğim bir otomobil showroom’unda başarılı bir satışçıyla karşılaştım. Beni hemen masasına buyur etti. Çay kahve faslından sonra, size özel bir ikramım daha olacak diyerek, dolabından gümüş bir şekerlik çıkardı. İçinde türlü türlü çikolatalar vardı. İkramını büyük bir memnuniyetle kabul ettim.

Satışçı gerçekten bilgili ve işine vakıftı. Ağzımdan girdi, burnumdan çıktı, ailem adına baktığım araç için beni ikna etmeyi başardı. Muhabbet koyulaştıkça, kendisine normal ikramın dışında neden özel bir şekerlikte çikolata ikram ettiğini sordum. Bu şekilde farklı bir ikramda bulunmanın satışlarını %15 arttırdığını söyledi. Fıstıklı ve karamelli çikolataları da marketten aldığını, gümüş şekerliği de sunuşu zengin göstermesi için kullandığını ifade etti. Çikolatanın maliyeti sadece 10 TL tutuyor. 10 TL’ye karşın 40.000 TL’lik gelir yaratıyorum dedi.  Fikre bakar mısınız?

En son ne zaman bir satış temsilcisi size gümüş şekerlikte lezzetli çikolatalar ikram etti? İşe değer katan hizmete en güzel örnek karşınızda. Bir taraftan beklenmeyecek bir hizmet veriyorsunuz diğer taraftan yüksek kalitede ama düşük maliyetli bir tarzınız var.  İnsanlar bu yaklaşıma tek tek vurulurlar.

Ya siz en son ne zaman müvekkilinize beklentisini aşan bir hizmet sundunuz?

İş geliştirme yaparken size garantili şekilde zaman ve para kazandıracak yöntemler ve daha fazlası için e-kitabım satışa sunulmuştur.

Sipariş için tıklayın: https://www.tarkankarabel.com/2020/05/tum-yonleriyle-avukatlikta-is-gelistirme-teknikleri/

Telefonda Ne İşler Kaçıyor Acaba?

İş yükü altında ezilmiş, mutsuz, sinirli,kızgın bir sekreterin hukuk büronuzda telefonlara cevap verdiğini hayal edin. Sizinle iş yapan müvekkillerin veya iş yapmak için arayan aday müvekkillerin “Yazıklar olsun” diyerek telefonu kapattığını veya işlerini size vermekten vaz geçtiğini gözünüzde canlandırın.

Ofisinizin gelir kaybına uğramasını istemiyorsanız, telefonlara cevap veren  çalışanınızı doğru seçin. İletişim kurmaktan hoşlanan, güler yüzlü,neşeli insanlarla çalışmaya gayret edin.

Bununla birlikte, çalıştığınız personelin patlama noktasına gelmesini istemiyorsanız, onları aşırı iş yükü ve angaryalara boğmayın. Telefonları en iyi şekilde cevaplaması için işe aldığınız  insanları nefessiz bırakmayın. “O işi de yapsın canım, bütün gün oturuyor” derken, çok büyük işleri kaybediyor olabilirsiniz.   Kalite sorunlarının farkına vardığınızda da bu insanları kovmak yerine, bu duruma neden gelindiğini anlamaya çalışın. Biri gider biri gelir yaklaşımına sahip olmayın. Bu kişisel markanıza büyük zarar verecektir.

Küçük Hukuk Bürolarının Karşılaştığı Temel Sorunlar

Genç Avukatların Dikkatine!

Mesleğe yeni başlayan avukatlar genellikle strateji belirleme ve uygulama ile ilgili sıkıntılar yaşarlar. “İşe nereden başlamalı?”, “Hangi hukuk dalında çalışmalı?” “Mevcut branşta nasıl daha fazla dava dosyasına bakabilirim?” gibi soruları durmadan kendilerine sorarlar.  İş stratejisini kurmada ve planlamasında yaşanan zorluklar genç avukatların sonuca ulaşmasını geciktirir. Genç avukatların hedeflerine doğru yol alabilmeleri için aşağıdaki noktalara dikkat etmeleri gerekmektedir:

  • Hemen bir iş ve pazarlama planına sahip olun. Planlamayla geçen her dakikanız çok değerlidir. Sizi başarıya götüren rehber olacaktır. Sun Tzu Savaş Sanatı kitabında der ki: “Savaşlar karargâhta kazanılır.”
  • Her gün en az iki saatinizi yeni müvekkil edinebilmek için kaynak arayışında geçirin. Yeni insanlarla temas kurmak, hizmetlerinizden onları haberdar etmek için zamanınızın büyük bir kısmını kullanmak en doğrusudur.
  • Her gün iki adet potansiyel müvekkille yüz yüze görüşme yapın. Hedeflediğiniz insanlarla görüşebilmek için fırsatlar yaratın ve onları işyerlerinde ziyaret edin. 
  • Sizinle iş paslaşabilecek meslektaş hukukçular ile görüşün ve işbirliğine gidin. Size iş yönlendirmelerini istiyorsanız, elinize geçen her imkânda  uzmanlığınıza girmeyen işleri onlara yönlendirerek destek verin.
  • Tanıdığınız üstat avukatları ofislerinde ziyaret edin. İş beklentiniz olduğunu ve değerli desteklerini beklediğinizi ifade edin. Sizden yaşça büyük ve tecrübeli avukatlar karşısında saygılı, nazik ve ağırbaşlı olun. İyi bir imajla akılda kaldığınız sürece sizi yeni işler için arayacaklarını unutmayın.
  • Müvekkillere en iyi hizmeti vermek için plan yapın. Buna tüm çalışanlarınızdan başlayın. Mutlu çalışanlar mutlu müvekkiller yaratacaktır.
  • Branşınıza yeniden odaklanın. Yeni fırsatların ve ihtiyaçların oluşmasını gözleyin.
  • Branşınızdaki yenilikleri takip edin. Sertifika programlarına katılarak bilgilerinizi arttırın.  
  • Kar gütmeyen organizasyonlara destek olun. Bu yolla yeni çevreler ve iş fırsatları edinin.
  • Müvekkillerinizi iş yerlerinde ziyaret edin.
  • Bol bol referans isteyin.
  • Referansla gelen isimleri arayarak görüşme sağlayın.
  • Sektörel fuarlara katılın. Hedeflediğiniz firma yetkilileriyle kart alışverişinde bulunun. Sektörlerine özel, hukuki sorunları önleyen koruyucu hukuk hizmetleriniz olduğundan bahsedin.
  • Boşanma, Emlak ve İcra Hukuku gibi alanlarda iş potansiyelinizi arttırmak istiyorsanız, hayır kurumları ve vakıflara üye olun. Düzenlenen organizasyonlarda görev alın. Bu şekilde kendinizi varlıklı ve statü sahibi kesime tanıtın.
  • İş Hukuku gibi alanlarda iş potansiyelinizi arttırmak istiyorsanız, personel yönetimi dernekleri ve işçi sendikalarının toplantılarına katılın.
  • Sağlık Hukuku gibi alanlarda iş potansiyelinizi arttırmak istiyorsanız, sağlık hizmetleri çalışanları ve doktor derneklerini ziyaret edin. Bu derneklerde görev almak istediğinizi ifade edin. Sağlık Çalışanlarını ve Doktorları karşılaştıkları hukuki risklere karşı bilgilendirin.

Herkesin Kullanabileceği, Zaman Yönetimi Sırları

Bu makaleyi yazana kadar ne kadar çok zaman kaybettiğimi size anlatamam. Yirmi beş adet mail mesajıma göz attım, sonra bir arkadaşım beni ziyarete geldi. Kendisiyle kırk beş dakikaya yakın lafladık. Biraz Facebook, biraz Linkedin, biraz da spam mesajlarla dolu Hotmail mesaj kutum derken zaman su gibi akıp gitti. Öğleni etmeme rağmen hala cümleleri kurmayı başaramamıştım.
Tam başlayacakken kesinlikle bir bardak yeşil çaya ihtiyacım olduğunu düşündüm. Yanına biraz atıştırmalık derken gene işin başına oturmuş değildim. Sonra bir adet muz ve elmayı yedikten sonra artık konsantre olmaya hazır olduğumu düşünüyordum.

 

Bu makaleyi okuyorsanız, siz de benzer sıkıntılardan muzdaripsiniz demektir. Yalnız değilsiniz, zaman yönetimi mücadelesine hoş geldiniz. İnsan Kaynakları Şirketlerinin yaptığı araştırmalara göre sekiz saatlik mesaimizin iki saatini bu şekilde heba etmekteyiz.  Bu zaman kayıplarına öğle yemeği ve ön görülmeyen aralar dâhil değilmiş.

 

Özelikle internet, ev ödevi olan çocukları ayartmaya çalışan ve sokağa çağıran komşu çocuğu gibidir. Hem kendisi hem de e-postaları sizin zamanınızın her dakikasını birer birer tüketir.  Bu yüzden, önemli görevlere ve işlere tam odaklanmak mümkün olmaz. İş ve özel hayat internet sayesinde iç içe geçmiş durumdadır. Birbirlerini yolun dışına atmaya çalışan yarışmacılar gibidirler. Hepsi de kendisine daha fazla zaman ayırmanızı sizden beklerler. İş ve özel hayatın sınırlarını iş yaparken çizmek çok zorlaşmıştır.  Kayak yaparken telesiyejde e-posta mesajları atabilir, ofiste çalışırken yazın gideceğiniz tatilin rezervasyonlarını gerçekleştirebilirsiniz.

  

E-postalarınızı saplantılı bir şekilde her an takip etmek yerine, gün içerisinde belli kereler okumak zaman kaybının dizginlerine elinize almanızı sağlar. Aslında hepimizin yapması gerektiğine inandığı ama bir türlü yapamadığı bir şeyden bahsediyorum. Bu alışkanlık bizi esir aldığı sürece zamanı yönetmeniz mümkün olamaz. Kafanızı günlük gelişmelerle her an doldurmak yerine, hedefinize odaklanmanız size arzu ettiğiniz verimliliği sağlayacaktır. Bu şekilde neyin işiniz için daha önemli olduğunu ve nereye gitmek istediğinizi daha iyi anlarsınız.

 

İlk iş olarak bilgisayarınızda e-posta geldiğini bildiren alarmları kapatmaya başlayın. Her gelen mesaja ayıracağınız vakit cevaplanmasıyla birlikte iki dakika tutmaktadır. Her gelen mesajı okumaya ve cevap vermeye başladığınızda ayağınızın altındaki kumlar kaymaya başlar. Kum saatinin içinde hapistesinizdir, birazdan siz de son kalan kum tanecikleriyle aşağıya düşeceksinizdir. Her mesaj geldiğinde asla bilgisayarınızın sizi uyarmasını istemeyin. Çok mesaj atmayın ki size çok mesaj gelmesin. Minimum mesajla işinizi götürmeye gayret edin.

 

Bir diğer önemli enstrüman da yapılacaklar listesi kullanmaktır. Bir beyaz kâğıt ve bir tükenmez kalem sizin gününüzü kurtarmaya hazırdır. Tek yapmanız gereken gün içerisinde yapmanız gereken işleri öncelik sırasına göre birden ona kadar sıralamaktır. Yazarsanız her şeyi hatırlarsınız. Yazmazsanız mutlaka bir konuyu atlarsınız. İş atladığınızda da felaketler kapınızı çalmaya başlar. Diğer taraftan, gerçekçi olmayan ve tamamlanması mümkün olmayan uzun iş listeleri yaratmaktan da kaçının. Zaman en önemli kaynağımız, onu ne kadar iyi kullandığımız başarımızın belirleyicisi olacaktır.

İş Hayatında Onlarca İşi Takip Ederken Bir Jonglör Kadar Usta Olmalısınız